Servet ve yoksulluk imtihanı
İnsanlar servete kavuştuğunda veya belirli bir makam elde ettiklerinde, bunu kendi becerileri olarak kabul ederler. Servet veya makam elden gittiğinde ise, “ Allah’ım (cc), ben ne yaptım ki beni cezalandırdın?” diye isyan ederler. Allah (cc) ancak
“Mal ve servet insan için bir imtihandır”(Zümer S.)
Allah (cc) insanlara verdiği nimetlerle insanı dener.
Kulunun verilen nimetler karşısında şükretmesini, zenginliklerini Allah (cc) yolunda harcamalarını ister.
Çünkü mülkü veren, mülkün asıl sahibi Allah’dır(cc).
İnsanlar, imandan uzaklaştıkça harcamaları ya israfa
veya cimriliğe dönüşür.Her ikisi de şeytana teslim olan nefsin alametleridir.
Harcadıklarımız nefsimizin emrettikleri yönündedir.
Nefsimiz kudurdukça şeytan memnunluk duyar…
Etrafımızda ekmeğe muhtaç, hastane masrafını,
okul masraflarını karşılayamayan aile ve kişiler varken, sizin en pahalı ev, araba, biricik karınıza,
oğlunuza,birbirinden değerli hediyeler almanız ancak şeytanı memnun eder. Allah (cc) katında ise cezalandırılır. Muhtaçlara, camilere, okullara, hayır kurumlarına sahip çıkmak ise insanları, Allah (cc)
katında mükâfatlandırır.
İsraf ne kadar günahsa, cimrilik de o kadar günahtır.
“O cimrilik eden, üstelik etrafındaki insanlara cimriliği tavsiye eden ve Allah’ın lütfundan kendilerine verdiği nimetleri saklayan nankörler yok mu, işte Biz onları zelil ve perişan edecek bir azap
hazırladık.” (Nisa 4/37)
Doğru olanı israfa kaçmadan kendi ihtiyaçlarımızı karşılamak ve diğer harcamalarımızı Allah (cc) yolunda yapmaktır.
Özellikle son zamanlarda iyice çoğalan, lacivert elbiseli, kırmızı kravatlı, cumadan-cumaya cami önlerinde, geceleri en lüks eğlence yerlerinde vakit geçiren zengin gençlerimize ve sakallı-sarıklı- şalvarlı, kendine tarikat ehli süsü veren kimselere duyurulur.!!
Yorumlar
Kalan Karakter: