Siyasette öz eleştiri
Ne derece doğrudur bilinmez, 1974 Kıbrıs çıkarmasından sonra gazeteciler Başbakan Ecevit’e,“Efendim Kıbrıs Savaşını siz mi kazandınız?” diye soruyorlar. Ecevit cevaben,”Ben kazanamadım, ancak savaşı kaybetseydik beni asarlardı” diyor. Bizim başta siyasetçilerimiz olmak üzere, milletçe eleştirilmekten ve özeleştiri yapmaktan hoşlanmayız.Hangi işte olursa olsun başarılar bize, başarısızlık ve yenilgiler başkalarına aittir. Topluca yapılan, başarısızlıkla neticelenen işlerde, önce birbirimizle çekişir, neticede en zavallı olanı “günah keçisi” olarak tayin eder, aramızdaki çekişmeyi sonlandırmış oluruz. Böylece başarısızlığın altında yatan gerçeğin ve kişilerin üstünü örtmüş oluruz.
Gerçekleri saklayanlar,”hem suçlu, hem güçlü olanlardır.” 31 Mart Yerel seçimlerinin neticeleri halen tartışılıyor ve uzun bir müddet daha tartışılacağa benziyor. Güçlü olanlar, yani parti tavanında yer alanlara bakılırsa, seçimlerde alınan oyların düşük olmasının sebebi teşkilatlardır. Seçim kazanılsaydı,seçimi teşkilatlarında katkısıyla birlikte asıl kazananlar kendileri olacaktı.
Seçim kazanılmamışsa tek sebebi teşkilatlardır. İl Başkanlarını ve teşkilat listelerini onaylayanlar kimdi? Cevap,”Kem, küm. İl vekilleri öyle istediler bizde uyum olsun diye vekilin istediği isimleri onaylamış oluyoruz” Efendim,kongrede bizim dediğimiz dışında adaylar söz konusu olursa, seçimi kazanmış olsa dahi görevden alırız.Tayin ettiğiniz teşkilatları şimdi suçlu tayin ediyorsunuz.
Belkide yakında görevlerinden almış olacaksınız. Sizin hiçbir kusurunuz olmadı ve olmayacak. İşler aynı tas,aynı hamam devam edecek.
Yorumlar
Kalan Karakter: